Din hak din ise, yani hurafe ve batýl inançlarla asliyyeti bozulmamýþ ise; ilim de gerçeðe ulaþmýþ saf ilm ise yani bir konuda artýk son sözünü söylemiþ ve aksine ihtimal kalmamýþ ise böyle bir din ile böyle bir ilmin çatýþmasý söz konusu deðildir. Bilakis bunlar birbirini tamalayan iki unsurdur. Ýþte "dinsiz ilim topal, ilimsiz din kördür." sözü bu gerçeði dile getirmektedir.
Ancak Ýslam dýþýndaki dinler için bilim ile dinin çatýþtýðý da bir vakýadýr. Bu çatýþma zihnimizin cevap aradýðý bir takým sorulara ortaçaðda verilen cevaplar neticesinde olmuþtur.
Tarih boyunca insdaný meþgul eden ve etmeye devam edecek olan bir takým sorulara dinin verdiði cevaplar karþýsýnda bazý düþünürler dinin önemini takdir etmenin yanýnda ilmin inkýþafý karþýsýnda dini inkâr etmemiþler ve onun nüfuz sahasýný sýnýrlamýþlardýr. Çaðdaþ ruh bilim, karmaþýk eðilimlerin ruhsallaþtýrýlmýþ ve sosyalleþtirilmiþ ilkel eðilimlerden çýkma olduklarýný kabul etmektedir. müsbet ilim, dinden gittikçe daha fazla ayrýlmýþtýr. Bunun üzerine de din bilimin ilerlemesine karþý durmuþtur.
Aslýnda bunlar batýl olarak bakmaktýr din ve bilime. Zira din ile bilimin çatýþmasý söz konusu bile olamaz; çünkü din de öðrenilerek bilgi, bilim hâline gelir.
Yer imleri