Yüksel GARİPOĞLU Nickli Üyeden Alıntı
Malın çoğu mu? Hayırlısı mı?
Dünyaya gelen her canlı gibi insanlarında hayatını idame ettirmesi ve ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için çalışması gerekiyor. Gayet doğaldır ki herkes çalışma hayatında gerçekten sevdiği, yaparken mutluluk duyduğu ve ekonomik anlamda da bol kazancı olan bir mesleği icra etmek yada işte çalışmak ister. Elbette ki bu herikisininde bir arada olduğu meslekleri bulabilmek mümkün değildir. Bazısının parası iyidir çalışma koşulları ağır bazısının da çalışma koşulları iyi parası azdır bir şekilde birbirinin açıklarını kapatırlar.
Bu konuya nerden mi geldim? Geçen gün bizim ortancı Oğlan Zahir Furkan karşı komşunun kendi yaşındaki oğluyla oynarken laf dönüp dolaşıp sanırım ailelerin zenginliğine gelmiş, Komşuma Allah daha çok versin durumu gayet iyi arabaları işyerleri ve eryaman”da 8 dairelik apartmanı v.s var.
Tabii bizimki malum memur maaşı;
Ve işin en ilginci ise komşumun mesleği pidecilik..
Akşam Zahir Furkan bana soruyor? “ Baba sen niye pideci olmadın”? Pideciler çok zengin oluyorlar?
Kısa süreli bir şoktan sonra durumu anladım ve her mesleğin artılarının ve eksilerinin olduğunu benim yaptığım öğretmenlik mesleğinin de çok güzel bir iş olduğunu insanlara yararlı olduğunu onlara bilmedikleri şeyleri öğrettiğimizi hatta peygamber mesleğinin olduğundan bahsettim. Çocuk aklıyla anlar gibi yaptı.
Sonrasında düşündüm maddi açıdan mı mutluluk manevi açıdan mı ?
Bu mesleği edinmek için feda ettiğim yıllarım ve çektiğim zorluklar aklıma geldi önemli olan manevi mutluluktu şüphesiz hem dünyada hem de ahirette; geçen gün bir yerde okumuştum,
Peygamber Efendimiz zamanında yaşayan Sâlebe isminde bir Müslüman varmış bir gün, Efendimiz’e gelip, "Çok zengin olmak istiyorum." demiş. "Ne olur, ya Resulallah, bana dua et..."
-Efendimiz ona, işte böyle buyurmuş: "Şükrünü eda ettiğimiz az mal, şükrünü eda edemediğimiz çok maldan daha hayırlıdır."
Fakat Sâlebe, zengin olmak ve servetiyle İslam'a hizmet etmek konusunda ısrarcıymış. "Eğer Allah, istediğim serveti verirse yoksullara yardım edeceğim." demiş. Bu şekilde Peygamber Efendimize üç defa gelerek kendisine zengin olması için dua etmesini söylemiş. En sonunda Peygamberimiz, "Allah'ım, Sâlebe'yi zengin et!" diye dua etmiş.
Ve bir gün Sâlebe zengin olmuş... Koyun sürüleri o kadar çoğalmış o kadar çoğalmış ki, Sâlebe, namazdan, mescitten, Peygamberimizden uzaklaşmış... Peygamber Efendimiz buyurmuş ki: "Yazık oldu Sâlebe'ye... Keşke hakkında hayırlı olanı isteseydi!.."
Zekât emri nazil olunca Sâlebe zekâtını vermemiş. "Çalışıp kazanan benim, hisse isteyen sizsiniz!" demiş... Bunu duyan Efendimiz, "Yazık oldu Sâlebe'ye!" demiş...
Sâlebe, gibi çok mal edinmek amma, şükrünü eda edememek. Ayrıca zenginlik için yasadışı ya da haram yollara gitmek ya da makam mevki itibar için kişiliğimizden, insanlık onurumuzdan çok şey feda etmek istemediğimiz ve öğrencilerimize tavsiye etmediğimiz şeyler,
Elbette fakir olmayı değil, zengin olmayı isteyeceğiz. Amma, "Allah'ım hakkımızda hayırlısı neyse onu ver." diyerek dua etmek lazım. Zenginlik, mal mülk, makam kişiliğimizi onurumuzu götürecekse bu zenginliğimiz değil felaketimiz olur!.. Mevla’m hakkımızda hayırlısını nasip etsin.
Yer imleri