6 sonuçtan 1 ile 6 arası
  1. #1
    Moderatör
    Üyelik tarihi
    03.01.2010
    Yaş
    53
    Mesajlar
    373
    Teşekkür
    47
    Aldığı Teşekkür
    377

    Idee İçimdeki seni tüketme !






    içimde darmadağın oLmu$ bir mazi ta$ıyorum..qörmeden de sevebiLiyorum artık seni..
    bazı $eyLerin üstesinden qeLebiLiyorum..
    zamanLa aramda ki bağ qiderek qüçLendi,sığıntı qibi bir kö$esine sığınıp
    bekLiyorum.





    hep bekLemek eyLemini gerçekL$tirdiğim için , bundan gocunmuyorum artık..
    sesini duymadan da sevebiLiyorum artık seni,yaLan değiL bu
    mümkünatı yok diyenLere inat bu vazgeçmeyi$im.
    hayat denen masaLda üstüme dü$en roLü LayıkıyLa yapma çabası içerisindeyim $imdiLerde..
    çok sonraLarı usLandım beLki..
    ama inan ki artık sana dokunamadan da sevebiLiyorum seni.
    içimdeki bu yeni fiLizLenen tohumu çok sevdim ben.



    Tüm çabam iyLe$mek adına
    senin adına..
    yaraLarımı kendimLe saracağım
    ve bir qün içimi kanatan bizi biz yapan o $ehri feth etmeye qeLeceğim..







    içimdeki seni tüketmemeye çaLı$..


  2. Facebook Adınla Yorum Yap

  3. #2
    Moderatör
    Üyelik tarihi
    03.01.2010
    Yaş
    53
    Mesajlar
    373
    Teşekkür
    47
    Aldığı Teşekkür
    377

    Standart




    Yıllardır insanlar hırslarının veya kaderlerının esiri veya kurbanı olmuşlardır.
    Düşündümde bir ağaç tam yukarıda tek başına yalnız fakat gururlu, yılların verdiği güvenle ne ruzgarlara ne yağmura kara kışlara dayanmış asırlık hayat ağaçcı.
    Yıllar yılı dallarına konan yorgun kuşları mısafır etmış, altında nice sevgılılere kucak açmış...
    Kımbılır hangi zamaların kesışme noktası. Bırleşme, ayrılma yerı, zamanı.
    Zaman ve kesışme dedım’de aklıma geldi biz insanlar yarın ne yasıyacağız veya bu gün neler yaptık yasadık dün neler yapmıştık.
    Kiminle nasıl ve nerede yolumuz zamanımız her hangi bir anımız kesıştı.
    Burada veya oralarda bir yerde hep o kocaman ağacın altında kım bılır belkıde bir köşe başında.
    Hiç bır zaman hıç bır yaratılmış varlığı kuçümsememek lazım her hangi bir nesne veya kişi belki de siz veya ben kim bilir kimlerin kesişmesine veya buluşmasına olayların yaşanmasına sebep olacağız.
    Aklıma takıldı da bence bizi yaratan yüce varlık yaratıcı, yaratan Allah(cc) ne zaman kesişip buluşacağımızı veya mutlu olacağımızı veya mutsuzluğu bulacağımızı hüzünlenip ağlayacağımızı veya bir gün kucağımızda küçücük bir bebenin gülümsemesiyle mutlu olmayı anlamaya çalışacağımızı. bakışlarımızın bir yerde mutluluk veya mutsuzluklarla kesişeceğini bizlere gösterecek.

    Kaza anları olurya.
    Stres alkol cesaretten hız yapmak
    Belkı de stresi veya sorunları hız yaparak savuştura bıleceğimızı umarak atmaya calışmak.
    Erken varma telaşı içinde olmak.
    Unutulan arabanın ve zekanın azizliğine uğrayıp bir kaç güvercin taklası gibi taklalar atarak tarlanın ortasında soluğu almak.

    Gecenın karanlığında hata sonucu kaza yapmış insanlar ve onların kurtulması için yoldan gecen başkalarının onlara yardım etmesi yanlız bizim memleketimizde bazı kişiler yardım etmekte nazlanıyorlar sorumluluk almamak için veya başka nedenlerden.
    Kurtarılmayı bekleyen ve kurtarmak için oraya gelen insanların buluşması bir kadermi yoksa bir olayın buluşma noktasımıdır.
    Kurtarılan ve kurtaranların kesişmesi.
    Kazazedeler.
    Dersimiz.
    Sakın ola unutmayalım yardıma muhtac kurtarılmaya ihtiyacı olan içimizden birileri bir yerde ola bilir.
    Buluşma noktasının sırrını gızemıni daha oncelerı dusunme gereksınmesı duymamış olabılırız, bulunduğumuz şu anki yer kımbılır kımlerı buluşturdu ne olaylara şahitlik yaptı.
    Yer zaman ve kesişme noktamız.
    Bır sevdanın başlangıç noktasımı yoksa bır aşkın bıttıği yermi.
    Nice sevdalar vardır yasanmış nice sevdalar vardır yaşanmadan bıtı vermış.
    Nice sevdalar vardır bıtmeyecek asla ve asla.
    Bu can burada bu ınsanın yureğinde bu kışının soluğu olduğu surece bıtmeyecek...
    O ağacın altında başlayan ve o ağacın gölgesinde sure gelen asırlar boyu bıtmeyen güzel anılar.
    Aslında yasamımız bır sevda turkusu gıbı soylendıkçe, dılden dıle dolaştıkca ünlenen şöhreti yakalayan bir turku.
    Ta ki daha guzelı daha huzunlusu daha neselısı ve daha okunaklısı, dokunaklısı yazılıp çızılene, yaşanana kadar, ama hep aynı karakterlerın oynadığı yüreği sevgi dolu insanların gercek hikayeleri.
    Kımı zaman yalanların esırı olmuş kımı zaman gerceklerın anlatılamadığından dolayı bıtmış sevdalar.
    Kesişememiş sevgililer.
    Kimi zaman bitmeye mahkum kimi zamanlarda bitmeyecek yüreğimize gömüp orada bir ömür boyu saklı kalacak küçücük bir zaman zarfında besleyip büyüttüğümüz bir ömür sevgisi.
    Hayat bağı, hayata bağlanma nedeni.
    Aşk.
    Sevgi
    Hüsran ve;
    Düşünebilmek.
    Yüreğimin en nadide yerınde senın yureğinden kopup gelen duygularınla kesişmış bır sevgi bir aşk buluşması.
    Ne kadarda güzelsin benim nazlı çiçeğim gönlümün sevda buluşması...
    Seni ne kadar sevdiğimi asla bilmeyeceksin.
    Sen benim sevgimi görmedin.
    Ta eskilerden beri aşkı hiç bilmemiştim.
    Yüreğim hiç bu kadar sızlamamıştı.
    Sen çıka geldin.
    Mısralarda sevgi kesişmesi.
    Şimdi benimde sevgilim var dıyebılmek ve senınle bır gun bır yerde sevdalarımızın kesıştiği mekanda birlikte olmak ve hiç kimseyi ilgilendirmeyeceğini bilerek ama, kişilerin bu aşka şahit olmalarını aslında isteyerek, arzulayarak buradan bir yaşam biçimi bula bilmek sevmek, sevmek.
    Duyguları kesiştirmek sonra bir ömür boyu sevgiliyi düşünmek karşılık bula bilmek, düşünmesini düşünülmeyi istemek.
    Düşüncede kesişmek acaba beni şu an düşünüyor mu o ağacın altındayız hepimiz siz biz bizler düşünülmeyi isteyen düşünmeyi bilenler...

    Bir akşam üstü.
    Ellerin ayakların buz olduğu havada.
    Öpülesi ellerin rızık toplamak için çalışması,
    Koşuşturmak buluşmak.
    Pazar yerinden artık toplamak isteyen insanların en ucuz olanı bulabilme sevdası hayatı yaşayabilme aşkına şahit olmak.
    Onlarında kesişme yeri bu büyük ağacın altından aşağılara doğru uzanan ince uzun yolda çoğu insanlarla az olan yiyeceklerin toplandığı pazar yerlerindeki buluşma noktası.
    Utanç verici ama gururlu mağrur bakışların arasında keskin bakışlarla yapılan yiyecek bir şeyler bula bilme telaşı.
    Garibin evine götüreceği birkaç yudumluk yiyecekler ve hepimiz.
    Birkaç yiyecek olmasa gerek mutlu ola bilmek. Amaç karın doyurmak ama onlarda olan niye bizde yok.
    Suratlardaki ifade anlam mana.
    Hiç gözlemliyeniniz var mı gülümsemenin içtenliğini?
    Hüznün yürekten gelmesini.
    Açlığın ağızdan başlayıp kalplerde sonlanmasını.
    Fakir aç veya tok, zengin varlıklı veya mutlu, mutsuz.
    Aynı yaslarda yok olup gıdıyoruz boğazımızdan gecen az çok hep aynı oranda.
    Her insan acıkıyor varlıklısı yoksulu ve her kez doyuyor kımı pasta ıle kimisi poça simit ile.
    Yaşam biçimi farklı olsa da ömrün sonu hep aynı kesişme yeri.
    Farklı olmayan sevgiyle yaşamayı bilmek sevgiye değer vermek, Yada tam tersi elinin tersiyle iti vermek.
    Hepimizin ölüm hakkı eşit.
    Varlıklar farklı olsa da son aynı;
    Karaca ahmet veya ahmet karaca.
    Ölum var kesiştiğimiz sonunda aynı mekan koca ağacın altındaki bir yerde birkaç avuç toprak arası.

    Ben ne ınsanlar gördüm
    Anlı açık
    Ben ne ınsanlar gordum.
    Ayakları çıplak.
    Ben ne ınsanlar gördüm.
    Bankalar batıran.
    Ben ne insanlar gördüm.
    Bir ekmek arası doyan.
    Ben ne insanlar gördüm.
    Hepsi şimdi,
    Toprak olmuş Taş olmuş
    Yok olmuş.

    Aslında diyorum daha önceleri söylediğim gibi sevmek lazım sevenleri,
    gönülden isteyenleri belki bir bildiği vardır.
    Kırmamalı garıpleri,
    Belki bir ahı vardır.
    Sevmeli diyorum sevenleri biz sevmesek de, kişiye bildirmeli kırmadan inciltmeden yüreği kim bilir ne aşk yaşadı içinden severken seni.
    Belki de hiç bitmez gariplerin sevgisi gariptir o vermemişisin sevgisine karşılık besbelli...
    Bir cümledir, bir sevgi başlangıcı seni seviyorum demesi.
    Seni seviyorum demesi kolay olmasa gerek karşılığında Seni seviyorum bula bilmek kutsaldır.
    Korkmadan vermeli sevgiyi, duygular yaşamalı kesiştiği an kutsal değerleri.
    En son kime söylemiştik bu cümleyi? ”Seni seviyorum” diyebilmeyi?
    Hiç belli olmaz yarın yok olma vakti gelirse eyer bu dil bu dudaklar bu yürek“Seni seviyorum” demeyi birdaha sonsuza dek söyliyemiye bilir.
    İki güzel kelimeden sonra birleşen iki güzel dudağın kesişmesi nasıl ÖPÜCÜK oluyorsa karşılıklı iki seni seviyorum cümlesinin ağızlardan çıkmasıyla bir ömür yaşanabilir bir müddet sonra anılarda kalmaya mahkum olsa bile..
    Önemli olan kesişme fırsatı bulabilmiş olmamız ve bu anı yaşaya bilmemiz.
    Bu günlerin yarınları da var şimdi kesişme zamanından kaçmakla yarın yaşlandığımızda bir zamanlardaki sevgiliye küçücük bir cümleyle “Seni seviyorum” diye bilmekle yıllar sonra bir gülüş anı yaşata bilmek de var.
    Düşündüm de? şimdiki sana söylediğim “seni seviyorum” cümlesini yıllar sonra hatırıma geldiğinde bana bir anda olsa bir gülümseme vere bileceğini birazcıkta olsa moral vereceği aklıma geldi.
    İşte kesişme zamanı güzel bir anı ve “seni seviyorum” aşkım ve bir gülümseme içten gelen bir gülücük ve aşkım yine sen yine duyguların seninle kesişti yıllar sonra bile...
    Ne olur birazcık seviyorsan eğer bana şimdi bir daha “seni seviyorum” de ne olur.
    bu bir gün bir yerde seninle kesiştiği zaman sana
    bir hediye
    bir gülümseme
    bir anı
    bir hatıra
    benden sana
    bir hediye.
    Sadece sana olan sevgim...
    Sana olan aşkım, kim bilir belki de yıllar sonra sana sadece bir gülümseme olsa bile.....
    Ben hala “Seni seviyorum” nerede ne zaman duygularımız kesişecek bilmesem de...
    Şiirler, sözler, hatıralar tatlı anılar vitamin gibidir.
    Kalbin sevgiyle beslenmesi yaşlandığımız zamanlara kuvvet takviyesi olur.
    Sevgi sadece bir anlık mı dır biter mi bir gün bir zamanda kesiştirmez mi bizleri, duyguları.
    Sevgi insan kalbinden çıkıp gitse ne olurdu acaba hiç düşündük mü?
    Ne olur.
    Sanırım yok olunur.
    Duygusuzluk yok olmanın başlangıcıdır.
    Duygu yoğunluğu kalbin aynası, yaşamın sahibi, yaşama tatlı veya acı değer vermemizi sağlayan bir araç.
    Acı duymak bile bir sevgi kaynağı olabilir çünkü bize yaşadığımızı anlatır ıyı günlerimizi hatırlatır güzel sevgi dolu yılların kıymetini bildirir.
    Sevgi ve duyguların iyi niyetli birleşmesi kesişmedir buda hayata olan Aşkımızı anlatır.
    Aşk yaşama olan saygıdır, aşk yaşama sarılmak onu sıkıca tutmak hayata bağlanmaktır.
    Sonunda ayrılık olsa bile birleşecek duyguları beslemek koca ağacın altında yani hayatın içinde ölümü beklemeden kesişmeyi arzulamaktır.
    Her zaman zirvede kalmanın yolu.
    Karşılıklı veya karşılıksız olsa da sadece sevmek..
    Ve...
    Sonuna kadar beklemek.



    Konu mustafa eroglu tarafından (17.01.2010 Saat 23:50 ) değiştirilmiştir.


  4. #3
    Moderatör
    Üyelik tarihi
    03.01.2010
    Yaş
    53
    Mesajlar
    373
    Teşekkür
    47
    Aldığı Teşekkür
    377

    Standart

    Suskunluğu bilir misin?..
    Bir anda hayattan kopup nefis bir sessizlik senfonisinin ortasında buluvermek kendini...
    Suskunlukları bilir misin?..
    Ansızın kesilen konuşmaların ardından kulaklarının nasıl da uğuldadığını?..
    Solukları duyarsın sadece... Kelimelerin eksik kaldığı anlarda susar insan...
    Seni öylesine seviyorum ki; bunu kelimelerle ifade edemiyorum ve susuyorum.
    Gözlerime bak anlarsın!
    Oradan bir pencere açıyorum senden bana doğru; süzülebilirsin içeri istersen...
    ve penceremi açtıktan sonra susuyorum...
    Susuyorum duyarsın!..
    Aslında ne çok şey söylenir susmalarda... Gerçek kendin olursun; tüm elbiselerinden yoksun çırılçıplak aynen savunmasız bir bebek gibi... Aracı kullanmadan kelimelerin bencilliğine yakalanmadan... Susarsın... Boşluğa konuşursun susarak... Düşünceler on-ikiden vurur o zaman; tellere dokunmadan havayı kullanmadan... Böyle susmalarda bulursun bir çok sorunun cevabını... Ve belki de kendini tanırsın. Hatta o müthiş soru var ya "aşk nedir?"... Onun bile cevabını bulabilirsin ama ifade edemezsin susarsın!..

    Bilirim acı verir bazen susmak... Konuşmak istersin; kelimeler boğazına düğümlenir. Her şey bitmiştir aslında... Ne kelimeler ne de suskunluk bir işe yarar artık. Zalim acı saplanmıştır en derine; duyulan sadece iç çekişlerdir artık... Bir de; dilinin ucuna hücum eden ve dudak kalesine çarparak bozguna uğrayan kelimeler... Gözyaşı da suskunluğun meyvesidir. Dokunur acının üzerine; ılık tuzlu bir ilaç gibi... Önce yakar belki de acıyı azdırır. Ya sonra?.. Uyuşur kasılan gözlerin... Oradan kalbine damlar susan sesin... Sessizce kimsesizce ağlarsın; duyarlarsa gelirler ve beni yalnızlığımla ayırırlar diye korkarsın hıçkırıklarını boğarsın susarsın!..

    Susarsın... Susarsın ama!!! Anlamsız sesleri duyumsamaya başlarsın bu sefer de... Bütün enstrümanlar vardır ama şef yoktur. Kelimeler peşi sıra çıkar cümleler kurulur tumturaklı anlamsız... Anlam yüklemeye çalıştığın her cümle bir öncekini daha da anlamsız hale getirmeye başlamıştır bile... Şefsiz bir orkestradan baş döndüren bir senfoni bekleyemezsin ki!.. Sonra anlamsızlıkları sıralayıp onlara sahte anlam elbiseleri giydirmeye başlarsın; rüküş olurlar. Cımbızla ararsın içlerinden anlamlı kelimeleri seçmek için... Karanlık bir odada bulmaya çalıştığın bir ışık; göremezsin... Cam kırıkları gibi beynine saplanan kıymık kelimeler; kanatır hissedemezsin... Yaşlar hücum eder gözpınarlarına ağlayamazsın!..

    Ayna yazılar vardır; ruhuna çevrilmiş...
    Bakmayı bilebilirsen kıymetli kelimeler...
    En kuytu köşelerinde yapacağın bir gezinti kendine bile itiraf edemediklerini çıkarıverir günyüzüne...
    Karanlığa güneş açar ve sersemce fikirlerin yere basmaya başlar.
    İşte o zaman...
    Ne suskunluğun anlamı ne seslerin karmaşası kalır.
    Sadece "beyazın üstüne siyah"...


  5. #4
    Moderatör
    Üyelik tarihi
    03.01.2010
    Yaş
    53
    Mesajlar
    373
    Teşekkür
    47
    Aldığı Teşekkür
    377

    Standart

    Usanmadan Seveceğiz Birbirimizi





    Hayır! Bu sana son şiirim olmayacak
    Ne de son şarkı sözlerim... Asla!
    Yazacağım hergün yeniden
    Hergün bir öncekinden fazla...

    Bir gün seni anlatacağım
    Bir gün aşkını...
    Belki sonuncu şiirimde bulacağım
    En sıcak bakışını!..

    Sonra kendimden bahsedeceğim
    Mısralarda titreyeceğim ılık ılık.
    ''Bu şarkı sözleri var ya!'' diyeceğim
    Anlayacaksın ve güleceksin ışık ışık...

    Z'ye gelmeyeceğim hiç
    Hep A'larda demirleyeceğim
    Sen özlemler açacaksın sabırsızlığında
    Bense fırtınalarda serinleyeceğim!..

    Ve böyle sürüp gidecek aşkımız usanmadan
    Usanmadan seveceğiz birbirimizi
    Sen bana ben sana doymadan
    Ancak ölüm yenebilecek ikimizi...







    Konu elif cetin tarafından (17.01.2010 Saat 22:31 ) değiştirilmiştir.


  6. #5
    Üye
    Üyelik tarihi
    26.11.2009
    Yer
    Hamburg
    Yaş
    49
    Mesajlar
    88
    Teşekkür
    5
    Aldığı Teşekkür
    88

    Standart

    icinizdeki hasreti sevgiyi gizleyen kisiler vardir sevmek sevilmek ve yasamak sevgiyi kisi karekterine gore sevgi anlayisi degisiyor. hayat iste...
    1-Edmondo De AMICS “Türkün şevkat ve insaniyet duygusunu inkar mümkün değildir.
    2-Mete HAN, Hun Hükümdarı “Nerede bir Türk varsa, orayı kalbinden seveceksin.”
    3-PIERRE LOTİ “Türk asillerin asilidir. Yapma olmayan, gösterişi bulunmayan bu pek yüksek soyluluk ona, tabiatın hediyesidir.
    4-IBN HASSUL “Bütün milletler içinde cesaret ve secaatte Türklerden daha ileride olan ve büyük amaçları elde etmek uğrunda daha ileri gidebilen bir millet yoktur. Allahu teala onları arslan suretinde yaratmıştır…


  7. #6
    Moderatör
    Üyelik tarihi
    03.01.2010
    Yaş
    53
    Mesajlar
    373
    Teşekkür
    47
    Aldığı Teşekkür
    377

    Standart

    Tsk sayin mert yorumunuz icin mukembel bir yorum kutlarim sizi evet haklisiniz kisi karekterine gore sevgi anlayisi degisiyor. hayat iste...

 

 

Benzer Konular

  1. Seni Seviyorum
    By Sinan Kaya in forum Serbest Kürsü
    Yorum: 1
    Son Mesaj: 27.02.2010, 17:15
  2. Seni Tuz Kadar Seviyorum
    By Ahmet Öztürk in forum Serbest Kürsü
    Yorum: 4
    Son Mesaj: 21.01.2010, 18:14
  3. Seni Sevmekten Hiç Vazgeçmedim
    By elif cetin in forum Makale Köşesi
    Yorum: 2
    Son Mesaj: 16.01.2010, 23:05
  4. Seni Seviyorum ALLAH’ım !
    By Leyla Beklevic in forum Çay Bahane Sohbet Şahane
    Yorum: 3
    Son Mesaj: 03.01.2010, 17:58

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •