8 sonuçtan 1 ile 8 arası

Hybrid View

  1. #1
    Yeni Üye
    Üyelik tarihi
    10.12.2009
    Yaş
    53
    Mesajlar
    1
    Teşekkür
    0
    Aldığı Teşekkür
    0

    Standart Derneğin Günümüzde Önemi

    Derneğin Günümüzde Önemi

    Dernekler birer ( STK ) Sivil Toplum Kuruluşlarıdır. Dernekçilik en kısa ve öz olarak “Topluma karşılıksız hizmet etmek” demektir. Dernekçiliğe ilgim tabi ki, toplumsal sorunlara kayıtsız kalamayışımdan kaynaklanıyor. Sorunları çok olan bir toplum olduğumuzu düşünürsek dernek bu sorunlara bir parça olsun çözüm bulmada bir araçtır. “Dernek siyasetle uğraşmaz.” Bu madde her derneğin tüzüğünde yer alır. Dernekler her siyasetin üstündedir; çünkü, her siyasi görüşten insanı içinde barındıran, toplumun tüm problemlerini tarafsız bir duruşla rahatlıkla görebilen ve yeri geldiğinde savunmasını yaparak çözüme giden kurumlardır. Bu yüzden tek bir siyasi görüşün taraftarıymış gibi durmak farklı görüşteki insanlara saygısızlık anlamını taşıyabileceği gibi tarafsız olabilmeyi de dernekçiliğin gelişmesini de engeller. Özellikle dernek yöneticilerinin kendi siyasi görüşlerini ön plana çıkarmaya çalışması; başta dernek tüzüğüne aykırıdır. Daha önemlisi fikirlere saygı, eleştirilere açık olabilmek, adalet ve dürüstlük gibi kavramlar zaten dernekçiliğin de temel ilkelerindendir. Bunun aksine olan davranışlar derneğe de dernekçiliğe ve topluma zarar verir.
    Biz Türkler göçebe bir yapıdan geldiğimiz için soldarite(dayanışmacılık )duygusu yüksek bir toplumuz.Ancak güç birliği yaparak bu zorlukları aşabiliriz.
    Günümüzde örgütlü toplumun önemi her gün artmaktadır,bu bize ekonomik ve sosyal olarak güç katmaktadır.Dünyada ve ülkemizde değişen könjoktör bunu gerektirmektedir.Çevremize baktığımız zaman güçlü ve bir örgütlü yapıya sahip olan toplumların ayakta durduğunu görüp ve her koşulluda bir yaptırım gücüne sahip olduklarını görüyoruz.
    Dernek bize yıllardır görmediğimiz veya haberleşme imkanı olmadığımız dostlarımıza arkalarımıza ulaşmada bir vesile olur.Bir hastamıza kan aradığımızda zaman kaybı olmadan bu ihtiyacımızın karşılanmasını sağlar.Düğün ,sünnet veya cenazemiz olduğu zaman sevinçlerin paylaşılarak artmasına ve acılarlın paylaşılarak azalmasına vesile olur.

    Toplum bireylerden oluşur ve hiç kimse toplumdan uzak tek başına yaşayamaz. Bu yüzden toplumu oluşturan bireylerin toplumsal sorunlara kayıtsız kalmaması ve tabi ki derneklere katılması, destek vermesi gerekir. Dernekleri benimsemek demek, kişinin içinde yaşadığı toplumun değişim sürecinde bir seyirci olmaktan çıkıp, toplumsal değişim olgusuna aktif katkıda bulunmaya karar vermesi anlamını taşır.

    Bunu bir ata sözü ile destekleyebiliriz ’bir elin nesi var iki elin sesi var’
    Toplumsal başarıya bilinçli olarak katkıda bulunabilmek için öncelikle “Sosyal Sorumluluk” hissetmek gerekiyor. Sosyal sorumluluğun önemine eminim hepimiz katılırız ama uygulamaya yani bir şeyler yapmaya gelince ya zamanımız olmaz ya da benzer mazeretlerin arkasında kalırız.
    Sorumluluk almayıp, topluma karşı görevlerimizi yapmadıkça; ne yazık ki, her geçen gün yabancılaştığımız bireyler, meslekler, ilkeler ve kurumlarla dolu bir toplum kaçınılmaz olur. Toplumsal değerlerimizin her gün bir bir yok olduğuna üzülerek şahit oluruz. Farkında olarak ya da olmaksızın katkıda bulunduğumuz toplumsal yozlaşma ve kirlenmeden yakınmaların artmasıyla birlikte güven kavramı da daha sık telaffuz edilir hale gelir. Bütün bunlar Bireysel ve Kurumsal Sorumluluk almamanın tehlikeleridir.

    Derneklerde genel amaçları aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz.
    -İnsan ilişkileri önemlidir ve yapılan işlerde insana değer verilir, kişilerin onurları gözetilir.
    -Faaliyetlerde ve projelerde güven uyandırmaya önem verilir.
    -Amaç ve kaynaklarda şeffaflık önemlidir, hesap verebilir olma ilkesi ön plandadır. Gizli saklı gündem maddeleri olmaz.
    -İnanç, etnik köken, siyasi düşünce, cinsiyet, sosyal konum farklılıkları gözetilmeksizin her kişi ve kesime eşit yakınlık amaçlanır. Herkese eşit olanaklar sunulur.
    -Sorunlara çözüm aranırken profesyonellik ve objektiflik ön planda tutulur.
    -Asıl olan konuyla ilgili olarak sunulan hizmetin kalitesi ve etkinliğidir.
    -Toplumsal adalet hedef alınır. Hizmet edilen birey ya da kesimin yasal hakları gözetilir.
    -İdeolojik veya siyasi etkilerden bağımsızlık, bireysel çıkarlardan uzak durmak esastır.
    -Temel amaç derneğin (STK) misyonu doğrultusunda toplumsal bir sorunu çözümleyebilmek amacıyla hizmet etmektir.
    Her şeyden önce zor işler emek ister, sabır ister. en önemlisi de gönülden bağlı olmayı ve beraberinde gelen zorluklara katlanabilmeyi gerektirir.Elinden geleni yapmak ise zorluklara sakin ve şikayet etmeden katlanmak, gerektiğinde tekrar tekrar denemek, yapabildiği her şeyi yapmak anlamında kullanılır. Bu aslında ilahi bir güçtür. Böylesi bir gücün içinde inanmak, umut beslemek, olumlu düşünmek, sabretmek gibi manevi değerler vardır.
    İşte bu güzelliklerin hepsi; Panlılı toplumunda mevcut ve her geçen gün biraz daha olgunlaşmaktadır. Doğru bildiklerimizin arkasında dirayetle durduğumuzda, paylaşmanın en güzel örneğini sergilediğimizde; ekip çalışmasına önem verdiğimizde, bencilliği ortadan kaldırıp yerine sevgiyi, yüreğimizi koyabildiğimizde başarılar da kendiliğinden gelecektir ve bunların hiç biri de sır değildir.
    -Bu vesileyle tüm canı gönülden emek veren özveride bulunan gönüldaşlarımı tebrik ediyor, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

    Üzerinizdeki güneş hiç batmasın.Sağlık ve esenlikle kalın.
    bahattingorgulu@hotmail.com

    Konu Editör tarafından (18.01.2010 Saat 00:39 ) değiştirilmiştir.


  2. Facebook Adınla Yorum Yap

  3. #2
    Üye
    Üyelik tarihi
    23.11.2009
    Yer
    ALMANYA/ hamburg
    Yaş
    44
    Mesajlar
    95
    Teşekkür
    2
    Aldığı Teşekkür
    107

    Standart

    bu ne anlamadim ))


  4. #3
    Üye
    Üyelik tarihi
    05.12.2009
    Yaş
    52
    Mesajlar
    36
    Teşekkür
    37
    Aldığı Teşekkür
    55

    Standart

    Çok güzel ve anlamlı bir yazı yazmışın değerli arkadaşım.Seni kutluyorum. İki yıldır Ankara Ağaçörenliler Derneği Başkanı olarak bu yazının benzerini birkaç kez yazdım. Hatta yetmedi etrafımdaki tüm arkdaşlarımı toplayıp bir ekip oluşturdum bu ekiple beraber;

    Ankara'da ikamet eden Beşyüzün üzerinde Ağaçören ve Köylerinden göç etmiş aileleri adresleriyle Telefonlarıyla kayıt altına aldık.Yetmedi;

    Ankara'nın beş İlçesinde toplantılar düzenleyip birlik ve beraberliğin kardeşliğin önemini anlatmaya çalıştık.Yetmedi;

    Ankara'nın en güzel yerinde en güzel daireyi hemşerilerimiz için tuttuk, dayadık döşedik, çay-kahve sohbet ortamları oluşturduk.Yetmedi.

    Bir yıl içerisinde hemşerilerimizin cep telefonuna ve meil adreslerine birlik ve beraberlik olgusu içerisinde 26.000 mesaj çektik.Yetmedi.

    Kaymakamımızdan, Belediye başkanımıza kadar, Memurumuzdan işçimize kadar, öğrencimizden ev hanımlarımıza kadar derneğimize davet ettik.

    Anlattık, anlattık, anlattık. Yukarıda yazdıklarınızın belkide on katını ben ve arkadaşlarım onlarca kez anlattık.

    Dernekciliğin altında yatan olgu sevgidir, saygıdır. Dernek sadece bir araçtır. Birbirini seven toplumların kurmuş olduğu bir yuvadır.

    Avrupadaki vatandaşlarımız Avrupa derneğimize, Ankaradaki Ankara derneğimize müracat etmeli. Bende memleketim için ne yapabilirim diye bu işlere gönül vermiş insanlarımıza destek vermeliler.

    Birlikten Kuvvet doğacağını unutmamalıyız.

    Bu yazıyı kim yazmış diye okuyup geçmemeliyiz. Yazının önemini anlayıp ona göre hareket etmeliyiz.

    Ben burdan Birlik ve beraberlik uğruna emek harcıyan tüm hemşerilerime teşekür ediyorum.

    Hazim Bekleviç


  5. #4
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    07.12.2009
    Yer
    ankara
    Mesajlar
    439
    Teşekkür
    931
    Aldığı Teşekkür
    463

    Standart

    Dernekciliğin altında yatan olgu sevgidir, saygıdır. Dernek sadece bir araçtır. Birbirini seven toplumların kurmuş olduğu bir yuvadır.

    Avrupadaki vatandaşlarımız Avrupa derneğimize, Ankaradaki Ankara derneğimize müracat etmeli. Bende memleketim için ne yapabilirim diye bu işlere gönül vermiş insanlarımıza destek vermeliler.

    Birlikten Kuvvet doğacağını unutmamalıyız.

    Bu yazıyı kim yazmış diye okuyup geçmemeliyiz. Yazının önemini anlayıp ona göre hareket etmeliyiz.


    Derneğin bir değil en az yüz faydası var. Ancak bilene. her anınızı her daim dernek için harcayın, dernekle yatın dernekle kalkın demiyoruz. diyemeyizde. herkesin kendine göre işi gücü uğraşı var. ama en azından ayda bir kez olsun derneğinizin olduğunu hatırlayın. derneğimizin kuruluş amacı arasında, birlik beraberlik kaynaşmanın yanında esas amacı ise: muhtaç olan insanlara hizmet götürmekti. özellikle eğitim alanındaki öğrencilere hizmet etmek, hastanede ihtiyacı olan hemşerilerimize yardım etmek, zor günde dar günde kalan hemşerilerimize karınca kaderince yardım etmekti. kimini başardık kimini başaramadık, başardıysak hep birlikte başardık, başaramadıysak hep birlikte başaramadık.

    derneğin faydasına kısa bir örnek vermek istiyorum. şimdi göz önünde şöyle bir insan canlandırın.

    okumaya sevdalı ama ekonomik olarak gücü yetmiyor, belki yetim belki öksüz. birilerin bu çocuğun elinden tutması gerekmez mi? bırakın dernekciliği, bir insan olarak düşünün. eğer o çocuğun elinden tutup okutur topluma faydalı bir insan olmasını sağlarsak, insan olarak huzur buluruz. yok o vaziyetteki insanlara sırtımızı dönersek, okumasına veya meslek edinmesine vesile olamazsak, yani kısaca sırt dönersek ne olur.

    topluma faydalı değil zararlı bir insanı kendi ellerimizle yetiştirmiş oluruz. o insanda yaşantısı bir şekilde devam ettirmek zorunda. ister çalarak ister çalışarak. ancak kendisine yardım edilmeyen bir insan topluma karşı her daim şunu haykıracaktır. toplum insanlar bana ne iyilik yaptıkı ben onlara ne iyilik yapacağım. haklı veya haksız, doğru veya yanlış bir cümle ama hakikat bu. bu nedenle diyorumki hem yurt dışındaki derneklerimize hemde ülke içindeki derneklere özellikle çocuklara sahip çıkalım. gerçekten bu ülkeyi bu insanları seviyorsak el ele verip yardım edelim. ayda beş lira para ile kimse batmaz. ancak bu beşliralar ile çok insan okur. ne kadar fazla katılım o kadar fazla insana hizmet gider.

    osmanlının yıkılmasına en büyük sebep olarak matbaanın girmesinin geç olmasından olduğunu söylediler. doğrudur yada yanlıştır, peki bu topraklara matbaa gireli 300 yıl oldu. biz hala neredeyiz. duyarsız olmayalım. Düşmez kalkmaz tek bir Allahtır. siz birbirinize yardım edinki, ilerde sizlerede yardım etsinler. bence göz ucuyla bakıp geçmeyin.

    özellikle şunu belirteyim ki. özellikle yurt dışındaki kardeşlerimizin bu konuda duyarlı olduğunu duyuyoruz. camili ve agacoren avrupa derneği bu konuda gayfet sarf ediyor. açıkcası elini uzattıkları insanlara mutluluk veriyorlar. Allah hepsinden razı olsun. ancak türkiyede okutulması gereken birçok hemşerimiz var. bu konuda derneğe müracaat fazla. yurt dışındaki dernek yöneticileri ile organize olarak daha iyi hizmetler yapmamız için iletişimi içinde olmamız gerekli.

    gelin hep birlikte yaşatalım şu güzel yuvayı.

    Alakanız için teşekürler




  6. #5
    Üye
    Üyelik tarihi
    07.12.2009
    Yaş
    41
    Mesajlar
    77
    Teşekkür
    81
    Aldığı Teşekkür
    183

    Standart

    dernekleşmeden önce birde şu önyargılarımızı ve de çekememezliğimizi de yıkabilsek insan vakti çok kıymetli geçen bir saniyeyi geri getireceğini söyleyecek bir babayiğitin olduğunu ben bilmiyorum.velev ki bu dernekte kimileri vaktini harcıyor kimin için kendine rant için mi yeğenini bakanlığa yerleştirmek için mi ve ya zimmetine para geçirip marmariste tatil yapmak için mi bence hayır.......şu demokrasi söylemleri içinde seçende sizsiniz seven de hür iradede onun için köyüne sahip çıkmayan derneğine hiç sahip çıkmaz....insan nasıl olursa olsun köyü kendine sahip çıkmasa bile kendi köyüne sahip çıkmalı hatırlayın peygamberimize mekke sahip çıkmadı ama onun gönlünde mekke hep ayrı bir yer kapladı sonunda meczup olarak çıktığı mekkeden bir muzaffer komutan olarak girdi.....ne bileyin sahip çıkın derneğinize kardeşim


  7. #6
    Yeni Üye
    Üyelik tarihi
    24.11.2009
    Yaş
    58
    Mesajlar
    14
    Teşekkür
    212
    Aldığı Teşekkür
    39

    Standart

    Alıntı HAMZA AYDIN Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    dernekleşmeden önce birde şu önyargılarımızı ve de çekememezliğimizi de yıkabilsek insan vakti çok kıymetli geçen bir saniyeyi geri getireceğini söyleyecek bir babayiğitin olduğunu ben bilmiyorum.
    Hamza Kardesim, her kimsen tanimiyorum ama su yukarida ki sözlerinin altina imzami atiyorum.

    Allah.cc. razi olsun diyorum.

    Ek olarakta, cekememezligi ve ön yargiyi sadece üyelerde veya üye olmayanlarda görmeyelim. Bazi yöneticilerdede oldugunu bilelim.
    Haysiyet ve Şeref nedir ? İçi ve dısı aynı olan HAYSİYETLİ ve ŞEREFLİDİR. İnsan OLMAK nedir? YAPAYALNIZ kimselerin yanında olmadığı zaman YANINDA birileri varmıs gibi DAVRANMASINI bilmektir INSAN olmak!


  8. #7
    Kıdemli Üye
    Üyelik tarihi
    22.11.2009
    Yaş
    50
    Mesajlar
    182
    Teşekkür
    181
    Aldığı Teşekkür
    226

    Standart

    Günümüzde derneklerin öenmini bilmeyen yoktur ..ama iş destek veremye gelince hekrs kaçar ..paylaşım için teşekürler


  9. #8
    Üye
    Üyelik tarihi
    09.12.2009
    Yer
    ANKARA
    Yaş
    42
    Mesajlar
    35
    Teşekkür
    12
    Aldığı Teşekkür
    21

    Standart

    Paylaşım için tşk...
    Konu Öcalan YÜCEL tarafından (22.06.2010 Saat 01:29 ) değiştirilmiştir.
    Dalından Kopan Yaprağın Akibetini Rüzgar Tayin Eder.:icon23:

 

 

Benzer Konular

  1. Ayşe ile Oğuz ...Bu mutlu günümüzde yanımızda olmanız dileğiyle
    By oğuz ilbey in forum İlçemizden Haberler
    Yorum: 5
    Son Mesaj: 13.06.2012, 02:29
  2. ANNELER GÜNÜNÜN KUTLANMASI VE ÖNEMI
    By HAKAN SERIN in forum Özel Günler
    Yorum: 1
    Son Mesaj: 10.05.2011, 17:45
  3. Güzel Ahlakın Önemi
    By Ahmet Öztürk in forum Dinimiz
    Yorum: 0
    Son Mesaj: 02.02.2010, 15:30

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •